Çocuklara erken yaşta spor alışkanlığını kazandırmak adına, ebeveynler sporun faydalarını anlatmalı ve onları çeşitli spor aktivitelerine yönlendirmelidirler. Sportif faaliyetlerden keyif almalarını sağlamak ve özendirmek açısından zaman zaman tüm aile birlikte ortak bir spor etkinliği planlayabilir. Anne-babanın iyi bir örnek oluşturması önemlidir. Çocuklar görerek öğrenirler. Sizin spor yapmanız, çocuğunuzun spora yönelmesini tetikleyecektir. Üstelik bu birlikte vakit geçirmek için iyi bir fırsattır. Hem sağlıklı bir aktiviteye katılmış olursunuz hem de aile bağları güçlenir.
Çocuk herhangi bir spora zorlanmamalıdır. Çocuğun istemediği sporu yapmaya zorlanması kendisine olan saygı ve güvenini yitirmesine neden olur. Seçim için fikri alınmalı ve zevklerine saygı duyulmalıdır. Çocukların endişelerini dile getirmelerine müsaade edilmelidir. Anlayışlı olarak ve onlara destekleyici bir çevre sağlayarak, seçtikleri aktivite ne olursa olsun başarılı olmasına yardım etmiş olursunuz. Daha sonra çocuğu ilgi alanına uygun olarak spor etkinliklerine götürüp, spor dallarını ve nasıl yapıldıklarını açıklamak, gerekli malzemeleri sağlayıp diğer çocuklarla oynaması için ortam oluşturmak önemlidir.
Aynı yaştaki çocukların genel sağlık durumu, fiziksel yetenek ve olgunlukları çok farklı olabilir. Bu faktörler göz önüne alınarak uygulanması düşünülen aktivite programı planlanmalıdır. Beklentileriniz gerçekçi olmalıdır. Çocukların çoğu olimpiyatlarda madalya kazanmayacak. Öncelikli hedefin sağlıklı olmak ve eğlenmek olduğunu çocuğunuza anlatmalısınız. Çocuğunuz 12- 13 yaşından önce, spor yaparken kendini rekabet ortamında buluyorsa onu duygusal olarak kaygı, stres sarmalına sarmış olursunuz.
“Beklenti ve hedefler çocuğun gelişme düzeyine uygun olmalıdır.”
Eğer çocuğun profesyonel sporcu olması hedefleniyorsa, öncelikle bu yolun çok zor ve çetin olduğunu kabul etmek gerekir. Bu gibi beklentiler iyi yönetildiği zaman çocuk rahatça yönlendirilebilir. Bazen maalesef ebeveynlerin çocuklarından beklentisi aşırı olabilir. Bu durum fiziki aşırı zorlanmaya, yorgunluğa, sakatlıklara ve psikolojik baskıya neden olur. Ayrıca çocukların yaşadıkları başarısızlıklar ciddi ruhsal çöküntülere neden olabilir. Bu ise çocuğun spordan soğumasına ve uzaklaşmasına neden olabilir. Bu nedenle beklenti ve hedefler çocuğun gelişme düzeyine uygun olmalıdır. Bunun için çocuk gelişimi konusunda bilgili spor uzmanlarıyla (spor hekimleri, spor eğitimcileri) çalışılmalıdır.
Sonuç olarak düzenli olarak spor yapan çocukların, yaşıtlarına göre birçok farklı özellik kazandığı bilinmektedir. Bireysel ya da takım oyunu sporlarından herhangi birini düzenli olarak yapan bu çocuklar, genellikle yetişkinlik dönemlerinde de spora devam ederler. Çocukluk döneminde yaptıkları sporun olumlu etkilerini hayat boyu yaşarlar. Annelerinbabaların çocuklarının hayatlarına katacakları sağlıklı bir spor hayatı, çocuk gelişimine doğrudan etki ederek ailelerin işlerini hem kolaylaştırmakta hem de güçlendirmektedir. Zira çocuk gelişimi ve eğitimi spor ile takviye edildiğinde, çocuk sağlığı ve çocuk psikolojisi bakımından da büyük bir gelişme kaydedilir.